Isıtma sistemini seçerken en kritik konu, toplam sahip olma maliyetidir: yatırım bedeli, yakıt/elektrik tüketimi, bakım ve sistem ömrü. Isı pompası, dış ortamdan (hava/su/toprak) ısı çekerek çalışan verimli bir çözümdür. Uygun koşullarda 1 birim elektrikle 3–5 birim ısı üretebilir (COP), bu da uzun vadede enerji giderlerini düşürür. Yerden ısıtma veya düşük sıcaklıklı radyatör gibi sistemlerle verimi daha da artar. Ayrıca doğalgaz altyapısı olmayan bölgelerde güçlü bir alternatiftir.
Klasik kazanlar (doğalgaz, LPG, fuel-oil vb.) ise ilk yatırımda daha erişilebilir olabilir ve yüksek sıcaklık ihtiyacı olan yapılarda hızlı tepki verir. Ancak yakıt fiyatlarına bağımlıdır; verim, cihaz tipine ve kullanım alışkanlıklarına göre değişir. Yoğuşmalı kazanlar daha tasarruflu olsa da, yine de fosil yakıt maliyeti ve emisyon dezavantajı bulunur.
Karar verirken binanın yalıtım seviyesi, ısı kaybı, iklim koşulları, elektrik birim fiyatı, mevcut tesisat (radyatör/yerde ısıtma) ve yatırım bütçesi birlikte değerlendirilmelidir. İyi yalıtımlı yapılarda ve düşük sıcaklıklı sistemlerde ısı pompası genellikle en ekonomik seçenek olurken, yüksek sıcaklık gereksinimlerinde doğru kazan seçimi hâlâ avantaj sağlayabilir.
